Şah Hatayı Cemevi’nde Aşure ve Kurban Lokması: Birlik, İnanç ve Direnişin Buluşması
Kategori: Sultangazi - Tarih: 8 Temmuz 2025
23:54
Sultangazi 50. Yıl Mahallesi’nde bulunan Şah Hatayı Cemevi, Muharrem ayının matem oruçlarının ardından düzenlediği anlamlı bir cem ve lokma programıyla hem İmam Zeynel Abidin’in kurtuluş kurbanını hem de aşure lokmasını büyük bir katılımla paylaştı.
Alevi-Bektaşi inancının en kutsal günlerinden biri olan bu günde, Şah Hatayı Cemevi, farklı inançlardan ve siyasi görüşlerden yüzlerce kişiyi bir araya getirerek, hem Kerbela şehitlerini andı hem de toplumsal dayanışmanın en güçlü örneklerinden birini sergiledi.
Cem, Kur’an Tilaveti ve Gözyaşlarıyla Başladı
Program, Şah Hatayı Post Dedesi Deniz Düzgün Doğan’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim ile başladı. Dede Doğan, ardından yaptığı konuşmada Kerbela’da yaşanan vahşeti, Hz. Hüseyin’in adalet uğruna verdiği onurlu direnişi ve Ehlibeyt'in çektikleri acıları anlatırken ceme katılan canlar gözyaşlarına hâkim olamadı. Salonda derin bir sessizlik ve huşu hakimdi.
Turan Güner: “Aşure Eşittir Halktır”
Cem sonrası konuşan Şah Hatayı Cemevi Başkanı Turan Güner, hem anlamlı hem de politik bir konuşma yaptı. Aşurenin sadece bir tatlı değil, çok kültürlü, çok inançlı halkların ortak yaşamına dair bir simge olduğunu vurgulayan Güner şöyle konuştu:
“Aslında aşure eşittir halktır. Aşureyi aşure yapan içindeki farklı tatlardır. Halkların birlikte kardeşçe ve özgür bir biçimde yaşadığı zaman alınan tat da budur. Bizim inancımızda sadece insanın değil, gökte uçanın, yerde sürünenin, dağın, taşın, suyun, bitkinin de hakkı vardır. Yasımız yalnızca Kerbela’daki 72 canımız için değil, tüm dünyada ezilen, katledilen, yok sayılanlar içindir. Dersim’de, Sivas’ta, Çorum’da, Malatya’da, Gazi’de, Ümraniye’de yakılanlar içindir. Aynı zamanda Kaz Dağları’na, Hasankeyf’e, Salda Gölü’ne, doğaya yapılan katliamlar içindir. Kayyımlarla halkın iradesinin gasp edilmesine, seçilmiş belediye başkanlarının cezaevine konulmasına karşı da bir yasımız vardır. Ama bu yas, sadece gözyaşı dökmek değildir. Bu yas, bilince çıkarılmalı ve Hüseyin’i bir duruşla karşısında dimdik durulmalıdır.”
Geniş Katılım: Siyaset, Sivil Toplum ve Yerel Temsilciler Bir Aradaydı
Ceme, siyasi partilerden, muhtarlardan, iş dünyasından ve sivil toplumdan geniş bir katılım oldu. Etkinliğe katılan isimler arasında şunlar yer aldı:
Saadet Partisi Sultangazi İlçe Başkanı Hüsnü Nazlı
MHP Sultangazi Teşkilat Başkanı Turgay Değirmenci
Saadet Partisi Sultangazi İlçe Başkan Yardımcıları: Yasin Sevinçhan, Ömer Gölgeci, İsmet Emre
İş İnsanları: Kamber Koçak, Uğur Kelleci
TDP İstanbul Milletvekili Mustafa Sarıgül’ün Danışmanı Tayfun Güler
Sultangazi Muhtarlar Dernek Başkanı Emrullah Özdemir
Mahalle Muhtarları: Yasemin Güngör (Yunus Emre), Ali Erzen (Malkoçoğlu), Aladdin Topçu (Yayla), Çiğdem Özkan (Cumhuriyet), Derya Acar (Uğur Mumcu), Uğur Köylü (Sultançiftliği)
Bu güçlü katılım, Şah Hatayı Cemevi’nin Sultangazi’deki toplumsal ve inançsal rolünü bir kez daha gözler önüne serdi.
Lokma ve Aşure Paylaşımıyla Son Buldu
Cem sonrası, Cemevi önündeki sokakta kurulan uzun masalarda lokmalar ve aşureler paylaşıldı. Canlar, birlik ve kardeşlik sofrasında bir araya gelerek Kerbela şehitlerini andı, inancın ve dayanışmanın sıcaklığını hissetti.
Muharrem ayının yası ve matemi, sadece geçmişe bir ağıt değil, bugün yaşanan adaletsizliklere karşı bir bilinç çağrısı olarak yansıdı. Şah Hatayı Cemevi, bu anlamlı etkinliğiyle hem Alevi-Bektaşi geleneğine sahip çıktı, hem de vicdanın, doğanın ve halkın sesi olmaya devam etti.