3 Aralık Dünya Engelliler Günü, sadece bir farkındalık günü değil; sürdürülebilir bir dünya için kapsayıcılığın vazgeçilmez olduğunu hatırlatan güçlü bir çağrıdır. Bir toplumun gerçek gelişmişliği, en kırılgan grupları için oluşturduğu imkânlarla ölçülür.
Bu nedenle engelli bireylerin insan haklarına saygı duyan, onların bağımsız, güvenli ve sağlıklı bir yaşam sürmesini destekleyen politikalar hepimizin ortak sorumluluğudur.
Sağlık sistemi ise bu kapsayıcılığın en kritik alanlarından biridir. Engelli bireylerin sağlık hizmetlerine eşit erişimi, uygun tıbbi ekipmanların sağlanması, ulaşılabilir hastane altyapısı ve sağlık çalışanlarının engellilik konusunda bilinçlendirilmesi; yaşam kalitesini doğrudan etkileyen temel gerekliliklerdir.
Türkiye'de bu alanda önemli çalışmalar yürütülmektedir. Erişilebilirlik izleme ve denetleme faaliyetleri, kamu binaları ve sağlık kuruluşlarında erişilebilirlik standartlarının yükseltilmesi, “Engelsiz Sağlık İletişimi” uygulamaları ve belediyeler ile hastaneler arasındaki koordinasyonu artıran projeler bu ilerlemenin somut örnekleridir. Bununla birlikte teknolojik çözümler, dijital başvuru sistemleri, evde sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması ve kapsayıcı şehir planlamasının güçlendirilmesi gibi geliştirilmeye açık alanlar da bulunmaktadır.
Sağlık sektöründe pazarlama ve koordinasyon deneyimiyle belediyeleri ve hastaneleri ortak projelerde buluşturmuş biri olarak, engelli bireylerin günlük yaşamını kolaylaştıran her adımın toplumsal dayanışmayı artırdığına tanıklık ettim. Erişilebilirlik sadece bir altyapı konusu değil; bir anlayış, bir kültür ve insan haklarına bağlılık meselesidir.
Bugün, hep birlikte daha eşit, daha kapsayıcı ve sürdürülebilir bir dünya için sorumluluk alma günü. Engelsiz bir gelecek mümkün; yeter ki birlikte hareket edelim.
Nesrin Çark
Eyüpsultan’ın Sevilen İsmi
https://www.yasamgazetesi.net/haberprint/engelsiz-bir-gelecek-mumkun-176293.html